Otomotiv sektörünün önemli aktörlerinden Cengiz Eroldu, elektrikli araç sektöründeki son gelişmeleri ve geleceğe yönelik beklentileri değerlendirdi. Yaptığı açıklamalarda, halkın elektrikli araçlara ilişkin tutumunun henüz istenilen seviyede olmadığını ve bunun temel nedenlerinin fiyatlar ve şarj altyapısındaki sınırlamalar olduğunu dile getirdi.
Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’de elektrikli araçlara ilgi gösterenlerin oranı oldukça düşük kalıyor. Sadece yüzde 17’lik bir kesim, elektrikli veya hibrit araç satın almayı düşünürken, büyük bir çoğunluk bu teknolojiyi tereddütle izliyor. Pazarın büyümesi için atılması gereken adımların önemine vurgu yapan uzmanlar, tüketicilerin bu konudaki endişelerini gidermenin anahtar olduğunu belirtti.
Türkiye’de Elektrikli Araç Talebi Hâlâ Yolun Başında
Özellikle sektördeki yüksek satış fiyatları ve yetersiz şarj altyapısı, halkın elektrikli araçların yolunu görememesine neden oluyor. Müşteriler, uzun seyahatlerde uygun şarj istasyonu bulamama ve araç menzil kaygısı gibi önemli sorunlar yaşıyor. Bu durum, elektrikli otomobillerin yaygınlaşmasını olumsuz etkiliyor ve sektördeki büyüme hedefleriyle çelişiyor.
Başlıca Endişe Kaynakları: Maliyet ve Altyapı Eksikliği
Ülkede elektrikli otomobillerin yüksek maliyetleri, tüketicilerin bu teknolojiyi tercih etmelerinde bir başka engel olarak gösteriliyor. Ayrıca, yeterli sayıda şarj noktası bulunmaması ve menzil kaygısı, kullanıcıların elektrikli otomobillerin sıcak bakmasını zorlaştırıyor. Sürüş güvenliği ve erişilebilirlik problemleri, henüz geniş çapta kabul görmenin önünde duruyor.

Tesla’dan Çin Pazarına Keskin Bir Gelecek: Model Y+ Yolda
Çin’de Tesla, yeni Model Y+ ile 800 kilometreye varan menzil sunmayı planlıyor. Bu gelişme, elektrikli araçların dayanıklılık ve performans açısından önemli bir adım olacağa benziyor.
Sektör Hedefleri ve Gerçek Talep Arasındaki Uçurum
Otomotiv sektörünün belirlediği 2030 vizyonu doğrultusunda, satılan her 3 araçtan 1’nin elektrikli olması planlanıyor. Ancak, şu anki tüketici talebi, bu hedefin oldukça gerisinde kalıyor. Cengiz Eroldu, bu farkın kapanması için hem devlet desteklerinin hem de gelişmiş şarj altyapısına yatırımların hayati önemde olduğunu vurguluyor. Uzmanlar, içten yanmalı motorların öncülüğünün ise önümüzdeki dönemde sürdürüleceğine dikkat çekiyor.

Sizler, Türkiye’de elektrikli araçların geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi ve önerilerinizi bizimle yorumlar kısmında paylaşabilirsiniz.
Teknolojiye dair diğer yazılarımıza bu linkten göz atabilirsiniz 🙂