“It: Welcome to Derry”nin ilk sezonu, her geçen bölüm daha da derinleşen ve karmaşıklaşan bir anlatıyla izleyicileri Derry’nin lanetli kasabasına çekmeye devam ediyor. Dördüncü bölüm olan “Gezegenimizin İşlevinin Büyük Dönen Aygıtı” (“The Great Swirling Apparatus of Our Planet’s Function”), hem Derry‘de Pennywise‘ın kozmik kökenlerine dair önemli ipuçları sunarak Stephen King evreninin makro-korku unsurlarına eğiliyor hem de kasabanın ırkçılık, toplumsal paranoya ve yozlaşma gibi gerçek dünya dehşetlerini cesurca işlemeye devam ediyor. Bölüm, sezonun şimdiye kadarki en doyurucu ve en ürkütücü anlarını barındırırken, ana hikayeyi ileri taşıma ve karakter gelişimini derinleştirme konusunda da önemli adımlar atıyor. İşte detaylar:
Karakterler ve Pennywise’ın Yeni Teorisi
Bu bölüm, Derry’nin görünmez, ancak her yanı saran kötülüğün pençesinde çırpınan masum ve inançsız insanlara odaklanıyor.
Çocukların Hipotezi ve Fotoğraf Hilesi
Çocuklar, Pennywise‘ın güdüsü hakkında Losers Club‘dan bile daha net bir teoriye ulaşıyor. Bir nehir olayından sonra Will, Pennywise‘ın tıpkı bir yırtıcı gibi onları öldürmeden önce sadece korkutmak istediğini, çünkü korku hormonlarını emerek beslendiğini ileri sürüyor. Bu, canavarın çalışma biçimine dair önemli bir içgörü sunuyor.
Ancak bu varsayımı kanıtlamak zor. Çocukların, mezarlıkta çektikleri fotoğrafları Başkomiser Bowers‘a teslim ettiklerinde, Pennywise‘ın güçlerinin fiziksel maddeye uzandığı ortaya çıkıyor. Fotoğraflardaki hayaletler kaybolmuş, ancak ilginç bir şekilde Will‘in fotoğrafında sadece Pennywise‘ın sureti kalmış. Bowers, bu kanıtı küçümseyip alay malzemesi yapınca, çocukların yaşadığı dehşetin yetişkinler tarafından göz ardı edilme ve küçümsenme teması güçleniyor.
Lilly ve Mrs. Hersh
Lilly, mezarlık görevini bir akşam yemeği sırasında Juniper Hill’in personel şefi Mrs. Hersh‘e aktarıyor. Hersh, 30’lu yıllardaki Büyük Buhran sırasında kaybolan ve ailelerinin yükünü hafifletmek için kasabadan ayrıldığı söylenen çocukların benzer anlatılarını hatırladığını belirtiyor. Ancak Hersh‘ün bu konudaki isteksizliği, bazı ayrıntıları gizlediği şüphesini uyandırıyor ve Lilly‘yi giderek Pennywise‘ın tuzağına doğru ittiği hissiyatını yaratıyor.
Artan Saldırılar: Korkunun En Derin ve En İğrenç Hali
Pennywise, bu bölümde tam anlamıyla fiziksel olarak yüzünü göstermese de, saldırıları çok daha agresif ve cesur bir hale geliyor.
Will’e Nehirde Saldırı: Nesiller Boyu Korku
Leroy‘un karısının ısrarıyla oğlu Will ile balık tutmaya gittiği sahne, gerilimi hızla tırmandırıyor. Nehirde balık tutarken, Leroy‘un Kore Savaşı’nda geçirdiği uçak kazasındaki gibi yanmış ve kömürleşmiş bir sureti suyun altından beliriyor ve Will‘i aşağı çekmeye çalışıyor. “Sen de yanacaksın!” diyen bu suret, Hanlon ailesinde yangın korkusunun nesiller boyu aktarıldığını bir kez daha gösteriyor.
Will‘in panik içinde babasına, Derry‘de gizlenen kötü bir şey olduğunu itiraf etmesi, Leroy‘un da bir yetişkin olarak Pennywise‘ın varlığını ilk kez ciddiye almasına neden oluyor. Bu sahnenin hemen ardından, suyun üzerinde süzülen kırmızı bir balonun görülmesi, Pennywise‘ın ilk kez bir yetişkine bu kadar açıkça göründüğü an olarak kaydediliyor.
Marge’ın Sarsıcı Dehşeti
Marge’ın yaşadıkları ise bölümün en mide kaldıran ve unutulmaz anlarından biri. Kimlik arayışındaki hassasiyeti ve Lilly ile yaşadığı çatışmalar nedeniyle Patty Cakes grubunun oyununda piyon olarak kullanılan Marge, Pennywise tarafından hedef alınıyor. Marge, banyoda Lilly‘ye gerçeği söylemeye çalışırken, Pennywise onun savunmasızlığını kullanarak vücut dehşetinin sınırlarını zorlayan bir saldırı başlatıyor. Gözleri kanamaya başlıyor, yuvalarından uzuyor ve jöle konileri gibi sarkıyor; tıpkı salyangozlara yuva yapan parazitik yassı solucana benzer bir görüntü oluşuyor. Marge, kör edici bir panikle atölyeye gidiyor ve gözlerini çıkarmaya çalışırken de Lilly atölyeye giriyor ve elinde keskiyle duran Marge‘ı engelliyor. Okul kapısı açıldığında, Lilly‘nin Marge‘ın üstünde elinde keskiyle yakalanması, olayın tüm yükünü Lilly‘nin üzerine bırakıyor.
Derry’de Adalet Arayışı ve Irkçılık Dehşeti
Ronnie’nin babası Hank Grogan’ın işlemediği bir cinayet suçuyla hapsedilmesi meselesi, bölümün ana odak noktalarından biri olmayı sürdürüyor.
- Charlotte’un Girişimi: Ev hanımı olarak pasif varoluşundan bunalan Charlotte, güneydeki aktivist geçmişine geri dönüyor ve avukatlık rolünü üstleniyor. Başkomiser Bowers‘ı, Hank‘in yasal haklarını ihlal etmesi nedeniyle JFK ve RFK dahil tüm üst düzey yetkililere şikayet etmekle tehdit ediyor.
- Hank’in İkilemi: Charlotte, Hank‘in annesinden ziyaret izni alarak hapishaneye gittiğinde, Hank işbirliği yapmaktan kaçınıyor. Çünkü cinayet gecesi alibisi, evli bir beyaz kadınla birlikte olmasıydı. Hank, 1960’ların Maine’inde bile bu gerçeğin ortaya çıkmasının kendisine ve ailesine linç dahil ölümcül tehlikeler getireceğini biliyor ve bu nedenle masumiyetini ispatlamak yerine hapiste kalmayı tercih ediyor. Bu durum, Derry‘deki ırkçılık ve toplumsal paranoyanın nasıl doğaüstü kötülükten daha büyük bir tehdit oluşturabildiğini çarpıcı bir şekilde gösteriyor.
Bu arada Leroy, karısının Derry‘deki yeni hayatlarında da aktivizme geri dönmesinden rahatsız. Karısının daha önce tutuklanmasından bir uyuşturucu bağımlılığı gibi bahsediyor ve Derry‘de “ortamı karıştırmamasını” istiyor. Ancak Charlotte, ülkesini savunmaya değer bir yer haline getirmek konusunda kararlı.
Dick Hallorann ve Pennywise’ın Kozmik Kökenleri
Bölümün son 10 dakikası, diziye Stephen King evreninin makro detaylarını getirerek tam bir bilgi şöleni sunuyor.
Zihne Sızma
Nehir olayından sonra endişelenen Leroy, Hallorann’dan cevap alamayınca General Shaw’ın ofisine dalıyor. Will, bir önceki gece teleskoptan It’i ağacın arkasına gizlenirken görmüş, Leroy da sopayla dışarı çıkmış ama sadece ağaçta asılı duran kırmızı bir balon bulmuştu. Shaw, Leroy’u da planına dahil ederek, Dick Hallorann‘ın karargahı gözetlerken yakalanan Rose’un yeğeni Taniel’in zihnine “Shine” yeteneği ile girdiği bir seansı izletiyor.
Galloo Efsanesi ve Neibolt Sokağı
Hallorann, Taniel‘in zihninde onun teyzesinden öğrendiği “Galloo” (Pennywise’ın yerliler arasındaki adı) hakkındaki efsanevi hikayeyi keşfediyor:
- Fallen Star: Hikayeye göre Galloo, milyonlarca yıl önce, yani insandan önce Dünya’ya düşen bir yıldızdır.
- Necani’nin Kafesi: Kabilenin atalarından biri, yıldız parçasından bir hançer yapmıştı. Ancak popülasyon büyüyünce, baş savaşçı Sesqui‘nin kızı Necani, Galloo’yu hapsetmek için 13 yıldız parçasını daha alıp Batı Ormanları etrafına bir kafes gibi gömmeyi teklif ediyor. Necani, parçaları Maturin’e gönderme yapan kaparalara (kabuklu yapılara) gömüyor.
- Kuyu Evi: Hallorann, Taniel‘in zihninde bu 13 parçanın yerini öğreniyor: Artık Kuyu Evi olarak bilinen Neibolt Sokağı’ndaki terk edilmiş ev. Bu evdeki kuyu, kanalizasyon ağına açılan ve yaratığın dünyadaki hapsedilme yeri olan bir eşiktir.
Sonuç
“It: Welcome to Derry” 1. Sezon 4. Bölüm, sezonun en başarılı ve en etkileyici bölümlerinden biri olmayı başarıyor. Andrew Bernstein, güçlü performanslar ve yaratıcı görsel fikirlerle dolu bir bölüm sunuyor. Çocukların hikayeleri, yetişkinlerin kişisel dramları ve Pennywise‘ın mitolojisi başarılı bir şekilde birleştiriliyor.
Özellikle Charlotte‘un Derry‘de yaşanan adaletsizliğe karşı adalet arayışı, Hank‘in trajik ikilemi ve Dick Hallorann‘ın karanlık yolculuğu, bölümün duygusal ve anlatısal ağırlığını taşıyor. Bölümün son 10 dakikası, Pennywise‘ın kökenlerine dair verdiği materyalle hayranların beklentilerini karşılarken, askeri müdahalenin olası tehlikelerine dair de ipuçları vererek, sezonun geri kalanına dair heyecanı artırıyor. Bölüm, tüm ipler birbirine bu kadar sıkı sıkıya bağlanırken, artık Pennywise’ın da önümüzdeki bölüm yüzünü göstereceğini düşündürerek gerilimli ve dengeli bir anlatı izletiyor.
