Little Nightmares serisi benim için özel bir yere sahip. Bu tutkumuzun başlangıcı, küçükken oynadığım ilk oyunların ve detaylı incelemelerin birleşimiyle ortaya çıktı. Kızçem ilk oyunu deneyimlemeye başladığında onun üzerindeki etkisi gözle görülür hale geldi. Oyunu defalarca oynaması, her detayı öğrenmesi ve hikayeyi anlaması bizim için gerçekten unutulmaz bir deneyim oldu. İki oyunun ardışık çıkışı ve bekleyişler ise, sevgimizi daha da pekiştirdi. Oyunların atmosferi, gizemli yapısı ve içine çekici hikayesi, bizde derin izler bıraktı.

Ancak, uzun zamandır beklediğimiz üçüncü Little Nightmares’in geliştirilmemesi gibi bir haberle büyük bir hayal kırıklığı yaşadık. Neyse ki, Bandai Namco’nun markaya verdiği önem ve devam edeceği yönündeki açıklamaları umutlarımızı yeniden yeşertti. Nihayet beklenen duyuru gerçekleştiğinde, heyecan doruk noktadaydı. Önce çıkış tarihi ile ilgili sorular ve sabırsızlık, nihayet oyunun çıkışını müjdeledi. Sonuçta, Little Nightmares 3 ile tekrar buluştuk ve oyunu tekrar tekrar deneyimleme döngüsüne girdik.
Zeynep: Her ne kadar başlangıçta üçüncü oyunun çıkmayacağı haberini almak üzücü olsa da, bu seriye olan ilgim ve bağlılığım sayesinde tekrar umutlandım. Daha önceki oyunlar ve atmosferleriyle içimi ısıtan bu seri, psikolojik ve duygusal açıdan da benim için çok değerli. Demosunu ilk oynadığımda, puzzle ve atmosferin beni hemen içine çektiğini fark ettim. Her sahne, bana ‘Coraline’ gibi karanlık ve gizemli hikayeleri hatırlatıyordu. Bu nedenle, yeni oyunun da bu büyüleyici dünyayı devam ettireceğine inanıyorum.
Engin: Peki, oyunun geçtiği dünyadan ve hikayesinden kısaca bahsedebilir misin? Bu evren gerçekten de bir kabuslar diyarı gibi görünüyor, değil mi? Bu oyunumuz, ‘Nowhere’ evreninin bir parçası olan ‘The Spiral’de geçiyor ve dört ayrı mekanda hikaye anlatılıyor. Bu mekanlar, ‘The Necropolis’, ‘The Candy Factory’, ‘The Carnevale’ ve ‘The Institute’. Ana karakterler Low ve Alone, kabusların ortasında kalıp, bu zorlu zamanlardan kurtulmaya çalışıyorlar. Bu ikilinin bağları her geçen gün güçleniyor ve hikayeye duygusal bir boyut katıyor. Hikaye, diğer oyunlarla doğrudan ilişkili olmasa da, ‘The Sound of Nightmares’ podcastleri ve ek paketler aracılığıyla aralarında bağlantı kurulacağını düşünüyoruz. Yeni katılan oyuncular, önceki oyunları oynamadan bu oyuna başlayabilirler; çünkü hikaye bağımsız bir şekilde de anlam kazanıyor.
Engin: Little Nightmares’un temelinde korku ve gerilim unsurları bulunuyor, değil mi? Ama aynı zamanda hikâyeyi güçlü duygularla da besliyor. Bu oyunlar, bizi kimi zaman öfkelendiriyor, kimi zaman duygulandırıyor. LN3, büyük bir başarıyla bu dengeyi kurmuş ve bizi etkilemeyi başarmış. Arka planda, kahramanlar Low ve Alone’un ilişkisini hissetmekten, onların korku ve umutsuzluk anlarında yanlarında olmaktan gerçekten keyif aldık. Hikâye, önceki oyunlardaki Six ve Mono karakterlerine benzer şekilde, yeni karakterler Low ve Alone ile de derinlik kazanıyor.

Zeynep: Peki, oyunun oynanışına biraz değinebilir misiniz? Bulmacalar ve platform sahneleri açısından nasıl bir deneyim sunuyor? En çok hoşunuza giden bölümler veya bulmacalar nelerdi? Bana hatırladığınız ve akılda kalan saha örneklerini paylaşır mısınız?
Little Nightmares Deneyimi ve Bulmacalar

- Oynanış, önceki oyunlara benzer şekilde, tanıdık puzzle ve platform öğeleri içeriyor. Eğer serinin önceki bölümlerini oynadıysanız, çözüm ve detaylara ulaşmak daha kolay oluyor. Ancak, bazı bulmacalar sizin için gerçekten zorlayıcı olabiliyor.
- LN3’te karakterlerimizin kendine özgü ekipmanları bulunuyor: Low’un yayı ve Alone’un ingiliz anahtarı. Bu yeni özellikler, çevreden topladığınız objelerden ziyade, kendi ekipmanlarınızı kullanma imkânı sunarak bulmacalara farklı bir soluk getiriyor.
- Farklı zaman dilimlerinde geçen mekanlar ve final boss bölümleri benim özellikle ilgimi çekti. Kaçış anları, önceki oyunlara kıyasla biraz daha uzun ve yoğun hale getirilmişti.
- Yeni düzenlemeler ve farklı bulmaca türleri, oyunun çeşitliliğini artırmış. Özellikle, fener veya şemsiye gibi karakter ekipmanlarıyla gerçekleştirdiğimiz bulmacalar, özgünlüğüyle dikkat çekiyor.
Engin: Kesinlikle önceki oyunlardan tanıdık ve çağına uygun yenilikler içeriyor. Bazı bölümlerde bulmaca çözme ve hareketlilik mekanikleri değiştirilmiş; bu da oyuna yeni bir dinamizm katıyor. Bölümler arasındaki uzunluk ve zorluk dereceleri ise, oyun deneyimini farklılaştırmış. Ayrıca, karakter ekipmanlarının kullanımı ve tekrar oynanabilirlik açısından pozitif yönleri olduğunu düşünüyoruz. Tek veya iki oyunculu modlar da oyunun erişilebilirliğini artırıyor, özellikle arkadaşlarınızla veya yakınlarınızla oynamak isteyenler için güzel bir alternatif sunuyor.
Little Nightmares oyuncuların, bu özelliği hem avantaj hem de dezavantaj olarak görebileceği aşikâr. Eşli mod, iletişimi teşvik eden ve oyunun tekrar tekrar oynanabilirliğini artıran bir unsur olsa da, aynı zamanda çevrimiçi oynama zorunluluğu veya karakter seçiminde sınırlamalar gibi bazı sorunlar da getiriyor. Yine de, oyunun bu yönü, özellikle birlikte vakit geçirmek isteyen arkadaşlar için oldukça uygun.

Son Düşünceler
Genel olarak, LN3’ü, serinin ruhunu koruyan ve yenilikler ile harmanlayan başarılı bir yapım olarak değerlendiriyoruz. Atmosfer ve karakter tasarımları, bizi oyuna bir adım daha yakınlaştırırken, atmosferin devam etmesi, sevdiğimiz seriye bağlılığımızı pekiştiriyor. Bana göre, oyun süresi biraz daha uzatılabilir ve zorluk seviyeleri biraz daha artırılabilirdi; böylece, beklediğimiz heyecan ve doyum seviyesi daha da yükselirdi. Yeni içerik ve ek paketler ile, serinin gelecek adımlarını merakla bekliyoruz. Kısacası, Little Nightmares 3, seri tutkunlarına ve yeni oyunculara da kapısını açık tutan, yaratıcı ve etkili bir platform/korku oyunu olmuş.









Oyun dünyasına dair diğer yazılarımıza bu linkten göz atabilirsiniz 🙂