Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı Berat Albayrak döneminde başlatılan Milli Enerji ve Maden Politikası, Türkiye’de madencilik sektöründe yeni bir sayfa açtı. İnsan ve çevreyi merkeze alan bu yaklaşım, sadece üretim anlayışını değil, aynı zamanda madenlerin ülke ekonomisine katkısını da giderek artırıyor.

“Hedef: 15 milyar dolarlık ihracat”
Türkiye Madenciler Derneği (TMD) Başkanı Mehmet Yılmaz, sektörün mevcut ihracatının 6 milyar dolar seviyesinde olduğunu hatırlatarak, “Önümüzdeki dönemde bunu önce 10 milyar dolara, ardından 15 milyar dolara çıkarmak istiyoruz. Bu, hayal değil; gerçekleştirilebilir bir hedef” dedi.
3,5 trilyon dolarlık potansiyel
Türkiye, yer altı kaynakları açısından dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alıyor. Ancak Yılmaz’a göre bu potansiyel tam anlamıyla harekete geçirilemediği için dış ticarette her yıl 60-70 milyar dolarlık açık veriliyor. Yılmaz, “Ülkemizin yer altı zenginliği yaklaşık 3,5 trilyon dolar değerinde. Bu kadar büyük bir kaynağı değerlendirememek kabul edilemez” ifadelerini kullandı.

Altın rezervleri dikkat çekiyor
2001’den bu yana Türkiye’de 520,5 ton altın üretildi. Ancak yapılan modellemelere göre yer altında halen 6 bin 500 ton altın bulunuyor. Bunun bugünkü değeri yaklaşık 461 milyar dolar. Yılmaz, “Son 29 yılda 5 bin tonun üzerinde altın ithal ettik. Sadece 2024 yılında 222 ton altın ithalatı yaptık ve 17,1 milyar dolar yurtdışına gitti. Oysa bu kaynakları kendi topraklarımızdan çıkararak ekonomimizde tutabiliriz” diye konuştu.
Yeşil dönüşüm için daha fazla maden şart
Yılmaz, sadece ekonomik değil, çevresel dönüşüm için de madenciliğin önemine dikkat çekti:
“Rüzgâr türbinleri ve güneş panelleri için mevcut üretimimizin 6 ila 9 katı kadar daha fazla madene ihtiyacımız olacak. Bu yüzden madencilik, sürdürülebilir enerji hedeflerinde de kilit rol oynuyor.”

“Madenciler doğaya zarar vermiyor”
Sektöre yönelik eleştirileri de değerlendiren Yılmaz, madencilerin doğaya zarar verdiği algısının gerçeği yansıtmadığını söyledi. “Maden alanları doğru yöntemlerle rehabilite ediliyor. Yani üretim sonrası doğa yeniden kazanılıyor” dedi.