19 Eylül 2025’te sinemalarda korku dolu bir fırtına gibi esen Zincirkıran, Türk korku sinemasının yeni bir efsanesini doğuruyor. Yönetmen ve senarist Bülent Terzioğlu’nun elinden çıkan bu uzun metrajlı yapım, Anadolu’nun gizemli köşelerinden yükselen bir laneti modern bir ritüelle harmanlayarak izleyiciyi tüyler ürpertici bir yolculuğa çıkarıyor. 13 yaş ve üzeri izleyicilere hitap eden film, geleneksel halk inanışlarını kanlı bir gerilimle buluşturarak, “lanet bir kez uyanırsa, zincirler kırılır” gerçeğini acımasızca yüzümüze vuruyor. Korku severler için kaçırılmayacak bir yerli başyapıt!


Anadolu’nun Derinliklerinden Gelen Lanet: Kitap ve Ritüelin Kanlı Çağrısı
Hikaye, Anadolu’nun ücra bir köyünde, köylüleri vahşice katleden bir canavarın zincirlenerek diri diri gömülmesiyle başlıyor. Yıllar sonra, bu trajediyi kaleme alan bir akraba, istemeden de olsa laneti canlandıran bir kitap yazıyor. Zemheri ayının buz gibi soğuğunda, ritüeli gerçekleştiren dört talihsiz ruh, Zincirkıran’ı uyandırır ve her biri sırayla hedef olur. Habersiz Derya’nın (Melisa Akaslan) bir eskici dükkanında bu uğursuz kitabı keşfetmesiyle işler kızışıyor. Bülent Terzioğlu’nun senaryosu, halk efsanelerini ustalıkla işleyerek, her sayfa çevirişi bir ölüm fermanı gibi hissettiriyor; karanlık ormanlar, fırtınalı geceler ve çatırdayan zincirler, izleyiciyi Anadolu’nun gizli dehşetine hapsediyor.
Güçlü Yerli Kadro: Oyuncuların Gerilim Dolu Portreleri
Buğra Ağalday, Zincirkıran’ın gizemli ve acımasız ruhunu canlandırarak filmin korku omurgasını oluşturuyor; her gölgesinde bir tehdit saklı. Adem Gürlek, eskicinin bilge ama ürkütücü anlatıcılığını ustalıkla yansıtırken, Melisa Akaslan’ın Derya karakteri, inançsız bir genç kadının yavaş yavaş lanetin pençesine düşüşünü inanılmaz bir duygu derinliğiyle aktarıyor. Bu üçlü, Terzioğlu’nun yönetmenliğinde adeta bir tiyatro sahnesinde dans ediyor; diyaloglar keskin, bakışlar ise ölümcül. Yan karakterler bile hikayeye organik bir zenginlik katıyor, yerli korku sinemasının yükselen yıldızlarını bir araya getirerek unutulmaz bir ensemble yaratıyor.

Teknik Ustalık ve Görsel Dehşet: MC Film’in Karanlık Vizyonu
Türkiye yapımı bu korku şöleni, MC Film dağıtımıyla 2025’in en çarpıcı vizyonlarından biri. Türkçe orijinal dilinde, renkli ama gölgelerle dolu bir sinematografi, Anadolu’nun otantik mekanlarını adeta bir kabusa dönüştürüyor. 1 saatlik fragman bile 576 bin gösterimle heyecanı doruğa çıkarıyor – zincir sesleri, kanlı ritüeller ve ani jump scare’ler! Teknik detaylarda ses tasarımı, her çatırdamayı kalp atışına çevirirken, görüntü formatı karanlığın derinliklerini ustalıkla kazıyor. Bütçe gizemini korusa da, prodüksiyon kalitesi tartışılmaz; bu film, sadece korku değil, kültürel bir lanet mirasının sinematik bir yansıması.
Zincirkıran, Türk korku janrını yeni zirvelere taşıyan bir eser. Kitabı elinize alsanız ritüeli yapar mıydınız? Sinemada bu laneti yaşayın ve yorumlarda deneyimlerinizi paylaşın!
Sinemaya dair diğer yazılarımıza bu linkten göz atabilirsiniz 🙂